ÖMERBEY TOKİLERİYLE TAVŞANLI MERKEZİNİ BİRBİRİNE BAĞLAYAN YO
ÖMERBEY TOKİLERİYLE TAVŞANLI MERKEZİNİ BİRBİRİNE BAĞLAYAN YOLDA SORUNLAR VAR

Bülent Alpagut
- 05062218413
ÖMERBEY TOKİLERİYLE TAVŞANLI MERKEZİNİ
BİRBİRİNE BAĞLAYAN YOLDA SORUNLAR VAR
Son yıllarda TOKİ Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi Tavşanlı’da da küçük yerleşim birimleri inşa etti. Bu siteler numarayla anılıyor. TOKİ-1,TOKİ-2 gibi…..TOKİ sayesinde birçok yerleşim biriminde yeni bir görüntü ortaya çıktı. Her ilin ve ilçenin mimarisine uygun biçimde ve belirlenen katlarda inşa edilen TOKİ Evleri seyesinde yerleşim birimlerinin estetik açıdan güzelliği de giderek katlanıyor. Her yerleşim biriminde bugün” Eski-Yeni” olarak ifade edilen mahalleler var. Örneğin Tavşanlı Belediye Sınırları içindeki 19 mahallenin bir bölümünde hala eski ahşap-kagir evlere rastlamak mümkün. Eski yerleşim birimlerinde yine fareler,gelincikler,yarasalar,hatta Baykuşlar,güvercinlerden geçilmiyor. Ama yeni yerleşim birimlerinde artık istisnalar dışında bunları göremezsiniz. Eski,bağımsız evlerin bahçeleri var. Bir kısmında yerli çeşmeler dahi bulunuyor. Yeni yerleşimlerde çok katlılık nedeniyle yeni bir yaşam gelişti. Her aile kendi dairesinde yaşıyor. Adeta çevresiyle ,yakın ve uzak çevresiyle ilişkisini asgari düzeye indirmiş. Komşuluk münasebetleri büyük yara almış durumda. Her aile kendi pencerelerinin perdelerini indirdikten sonra sadece kendisini görür hale geldi. Komşusunun aç mı tok mu olduğunu bilmiyor. Asansörlerde küçük selamlaşmalar dışında çok katlılarda büyük bir kopukluk yaşanıyor. Tolerans sıfıra inmiş durumda.
Ben de bir ara TOKİ Evleri’nden( ilk yapılanlar) bir daire almıştım. İçine girmek nasip olmadı. Devrettim. Bana uymadı. Herkesin evi benim evimdir diyerek hep kira evlerinde eğleştim. Benim bu yazımda asıl değineceğim nokta bunlar değildi; Biliyorum ki biz alt yapıyı yapmadan ev,apartman,site yaptıranlarız. Her şey bittikten sonra başlarız orayı burayı kazmaya,yarmaya,kırıp dökmeye. Yamalı bir bohça görüntüsü veririz canım yerleşkelere. Eve ,apartmana,tesislere,siteye su alınmak istense yollar kazılır. Döşenmiş kaldırımlar yeniden yapılsa dahi sırıtır. Yer altı elektrik şebekesi,doğalgaz şebekesi,telefon tesisatı ve daha birçok nedenle kazar da kazarız. Yamar da yamarız. Sen kocaman bir Toki Evleri yapıyorsun,yolu yok. Sonradan harekete geçiyorsun. Ama olmuyor. Ortaya sorunlar çıkıyor. Alın size Ömerbey Mahallesi. Burada inşa edilen ve sahiplerine verilen dairelern bütününe ulaşan doğru dürüst bir yoldan bahsedebilir miyiz? Şimdi Balıkesir Köprüsü’nden itibarenbu yeni mahallemize uzanan ,göze hoş görünmeyen yolla ilgili şikayetler alıyorum. En yetkililerle görüşüyorum. Konu basit değil. Belediye ile Karayolları Bursa 14. Bölge Müdürlüğü arasında bir konu. Yolu belediye yapmaya kalksa , bunu yapamaz. Karayolları devreye girse bu da Ankara’dan çözülebilecek bir durum. Bir plan ve program söz konusu. İş nasıl tatlıya bağlanacak ben de merak ediyorum. Benim bildiğim alt yapı önce bitirilir,hizmet sonra getirilir. Haydi yapın bakalım ne yapacaksanız?
Kütahya Lisesi’nden mezun olduktan sonra birkaç arkadaşımla İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’ne kaydolmuştum.1960 Askeri Darbesi’ne kadar öğrenim görmüştüm. Kalan derslerim vardı; zaman içinde veririm diye düşünmüştüm. Ama Askeri Derbe her şeyin üzerine tuz biber olmuştu. Kendimi Yedek Subay Öğretmen olarak Kayseri’de buluvermiştim. Öğrencilik yıllarımda dedemin evinde ikamet ediyordum. Fatih- Malta’da oturuyordum. Zaman zaman Beyazıt’tan yolumu uzatarak Fatih’e Vatan Caddesi güzergahından giderdim. O zaman 1958-1959 yıllarında bu cadde bugünkü gibi değildi. Bir ara Solel Boneh adlı bir müteahhit firma bu yolu geleceğin Vatan Caddesi’ni üstlenmişti. Yoğun çalışmalar yapılıyordu. Benim soru sorma merakım eskilere dayanır. Merak ederim. Sorardım,yanıtlar alırdım. Adamlar önce yolun alt yapısını yapmaya başlamışlardı. Geleceğe matuf neler gerekiyorsa yapılıyordu. Diyorum ya adamlar 100 yıl sonrasını hesaplıyarak hareket ediyorlardı. Bugün bu caddeden tonlarca ağırlığındaki tanklar geçiyor. Yolun zemini :” Bana mısın?”demiyor. Diyorum ya; yol mu,site mi,yeni yeni yerleşimler mi,külliyeler mi düşünüyorsunuz önce lütfen alt yapıyı yapınız. Sonra üzerine ne dikecekseniz dikiniz….Ama böyle bir şeyin daha yıllarca ülkemizde olacağını ben şahsen düşünemiyorum. Yıllar önce okullarda münazaralar yapılırdı.” Yol mu önce okul mu önce?” konusu tartışılırdı. Ben “önce yol” tezini savunan taraftan olurdum ve neticede kazanan taraf bizler olurduk. Şimdi Ömerbey Mahallesi’nin bir parçasını oluşturan ÖMERBEY TOKİ EVLERİ’ni şehir merkezine bağlayan güzergahı nasıl çözeceğiz diye düşünelim….