23 Eylül 2025 - Salı
SEVGİLİ HAKİM VE C.SAVCILARIMIZ YENİDEN CÜPPELERİNİ
TÜRKİYE’NİN İLK MİLLİ BANKASI İŞ BANKASI 101 YAŞINDA
Yazar - Bülent Alpagut
Okuma Süresi: 16 dk.
214 okunma

Bülent Alpagut
- 05062218413 SEVGİLİ HAKİM VE C.SAVCILARIMIZ
YENİDEN CÜPPELERİNİ
GİYİP MESAİLERİNE
BAŞLAYACAKLAR
2O Temmuz günü başlayan Adli tatil’de sona yaklaşıyoruz. 31 Ağustos 2025 tarihi itibariyle bu 42 günlük dinlenme sona erecek,binlerce sayın hakimimiz ve c.savcımız kaldıkları yerden yeniden görevlerine başlayacaklar.Allah her birine Hz. Ali kuvveti versin. Merhum babamdan bilirim; Hakimlik ve c. Savcılığı görevleri gerçekten zor görevlerdir. Onların eğlenmeleri,piknik yapmaları,şöyle bir dinlenmeleri ,seyahat etmeleri, halkın içine girip sohbet etmeleri, her etkinliğe katılmaları zordur. N e kadar dost olursanız olun bir sayın hakim ile bir sayın c. Savcısına mesafeniz hep aynıdır. Özel meselelerinizi onlara kesinlikle açamazsınız. Çünkü Onlar belli kurallar çerçevesinde hareket ederler. Hiç unutmam,yıllar yıllar öncesinde Tavşanlı Adliyesi bugünkü (PTT karşsında şimdiki otopark alanı) eski Hükümet Konağı ve Vergi Dairesi arasındaki arsada yükselen Halkevi Binasının bir bölümündeydi. Bir konuda ifade vermem için Adliyeye davet edilmiştim. Yani şahitlik söz konusuydu. Gerçekten samimi olduğumuz ,aile dostumuz zamanın Ceza hakimi Ahmet Ateş’in huzurundaydım. Bana;” Babanın adı,annenin adı,doğum yerin,doğum tarihin “ diye sorduğu anda tüylerim diken diken olmuştu. Merhum aile dostumuz,merhum babamın meslektaşı hakim Ali Bey babamın,annemin adlarını biliyordu. Benim doğduğum yeri ve doğum tarihini bile. Ama soruyordu. İşin hassasiyeti burada. O görevini yapıyordu.Beni anladınız değil mi?. Yani benim hakim amcam değildi.Şu gerçeği herkes iyi anlamalıdır; SAYIN HAKİMLERLE,C. SAVCILARIYLA DOST,AHBAP OLABİLİRSİNİZ. Ama iş bir yere geldiğinde karşınızdaki ya bir sayın hakim ya da bir sayın c. Savcısıdır. Bu asla unutulmamalıdır. Siz bu güne kadar bir sayın hakimin,c. Savcısının belindeki silahını ateşleyerek bir etkinlikte yer aldığınızı gördünüz mü?Bir sayın hakimin ve c.savcısının bir düğünde kalkıp yere diz vurarak bir Zeybek oynadığını gördünüz mü? Bir sayın hakimin bir maç yönettiğini gördünüz mü? Bir sayın hakim ve c. Savcısının bir yerden borç aldığını gördünüz mü? Bir sayın hakimin ve c.savcısının ulu orta bir yerde içki içtiğini,sarhoş olduğunu,yerlere düştüğünü gördünüz mü? Bir sayın hakime ve sayın c. Savcısına yeri geldiğinde bir buket dahi veremezsiniz. Özel konularınızı yanlarına giderek anlatamazsınız. Bu örnekleri çoğaltabilirim. Hakim;Yargı yetkisini kullanarak Yasalara aykırı davranışları,anlaşmazlıkları hukuka göre halletmek ve adaleti gerçekleştirmek üzere devlet tarafından tayin edilen,yargıçtır. C. Savcısı ;Kamu yararını gözetmek,kanunların adalet ölçüleri içinde uygulanmasını sağlamak maksadıyla devlet adına kovuşturma yapmaya, dava açmaya yetkili olan ve mahkemelerde tespit ettiği suç delilerini ortaya koyarak suçluların hak ettikleri cezalara çarptırılmasını sağlayan kimse,eski adıyla Müddeiumumi’dir. Bakın ne sayın bakanların, ne sayın milletvekillerinin ve diğer tüm ünvanların başında “ Cumhuriyet” sözcüğü yoktur. Bu onur sayın Cumhuriyet Savcılarına verilmiştir.
Adalet tutkusu; insanların içinde doğuştan var olan… Adaletsizliğe karşı duyulan tepki ve özlemi ifade eder… Bir toplumda eğer adalet yoksa,huzur ve barışın sağlanması da imkansız hale gelir. …Toplumların refahı ve istikrarı için hayati bir öneme sahiptir… Yargıç ve c. Savcılarımız vicdanlarını ve sadakatlarını sadece hukukun emrine vermektedirler. Adalet bir toplum ahlakının ve haliyle ekonomik zenginliğimizin olmazsa olmaz temel şartıdır.
Hemen hemen birçok kişi şu gerçeği bilmemektedir, Sayın hakimlerimiz, ceza vermezler; cezayı Yasalar verir. Toplum çıkarlarının en etkin güvencesi adalettir. İnsanı insan yapan niteliklerin başında hak,onur,kişilik saygısıyla adalete,hukuka bağlılık gelir. Erdem; Toplum çıkarlarını kişisel çıkarın üstünde tutmaktır.Hukuk, gerçek kanıt,sağlam belge, defosuz tanık,tarafsız bilirkişi, adalet amaçlı iddianame arar. Sayın hakimlerimizin,sayın c.savcılarımızın bir dakika olsun boş zamanları yok. İnşallah iyi dinlenmişlerdir. Çünkü kendilerini 01 Eylül 2025 günü yine duruşmalar bekliyor. Yorulacaklar. Allah Adalet Teşkilatımızın değerli mensuplarını yeni Adli Yılda güldürsün. Yeni Adli Yıl milletimize hayırlara vesile olsun. Yeni göreve başlayan değerli hukukçularımıza başarılar diliyor,aramızdan ayrılanlara Allah’tan rahmet diliyor,emekli olanlara da yeni bir yaşam diliyorum.
TÜRKİYE’NİN İLK MİLLİ BANKASI İŞ BANKASI 101
YAŞINDA
26 Ağustos 1924 tarihinde kurulan Türkye’nin ilk milli bankası İş Bankası 101 yaşında bir çınar.Öyle bir çınar düşünün ki kökleri milli sınırlarımız içinde her yere yayılmış. İş Bankası’nın kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü bir kez daha bu vesileyle anmak isterim. Mekanı cennet olsun. 101 yıl önce atılan adım,sadece bir bankanın başarı öyküsü değil, Atatürk’ün ileri görüşlü liderliğinin de sonucudur.
Henüz daha Cumhuriyetin ilanının üzerinden bir yıl bile geçmeden Büyük Taarruz’un başlangıç tarihine denk getirilerek 26 Ağustos 1924’te Ankara’da mütevazı bir binada küçük bir kadro ile sınırlı bir sermayeyle kurulan İş Bankası bugün kocaman bir akademi,bir üniversite,bir gurur abidesidir. İş Bankası kendisini hiçbir zaman sadece finansal bir kuruluş olarak görmemiştir. Topyekün bir kalkınma için ülkemize karşı hep sorumlu hissetmiştir. Madencilik, şeker sanayi,dokuma, sigorta, cam sanayi gibi sektörlerdeki iştirakleriyle farklı alanların gelişimine katkı sunmuştur. Bugün İş Bankası, ülkemizdeki mikro işletmelerden,en büyük gruplara kadar birçok işletmenin temelindeki harçtır. Üretim yapan, ekonomik değer yaratan inisiyatifleri,iktisadi kalkınmaya yönelik bütün büyük projeleri hep desteklemiştir. Teknoloji alanında hayata geçirdiği, girişimcilere verdiği destekle misyonunu sürdürmektedir.
İş Bankası,sürdürülebilir bir dünya,gelecek için akıl ve bilimin ışığında,doğa ve insanı merkeze alarak ikinci yüzyılına girmiştir.İş Bankası çalışanları, iştirakleri ve kurum kültürüyle sürdürülebilir bir dünya ,gelecek için akıl ve bilimin ışığında,doğa ve insanı merkeze alan faaliyetleriyle girdiği ikinci yüzyılda 100 yıllık geleneğin vizyonuyla istikbale bakmaktadır.
Türkiye İş Bankası kültür yayınlarıyla geleceğin büyükleri için en mükemmel bir görevi yapıyor. Ekonomimize sürekli kaynak sağlıyor. Turizme destek veriyor. Pozitif etki odaklı çözümler sunuyor. Şahsen ben ve aile bireylerimiz,İş Bankası ailesinin birer ferdi olmaktan gururluyuz. Lu Önder Atatürk’ün şu veciz sözlerini adeta ezberlemişiz.” Vatanı kurtaracak ve yükseltecek tedbirlerin başında halkın doğrudan itibar ve itimadından doğup meydana gelen, tam manasıyla modern ve milli bir banka kurulması. Dört kavram; İtibar,itimat, modern milli banka. İşte İş Bankası” diyen aziz Atatürk’e sonsuz minnet ve şükranlarımızı bir kez daha sunmak isterim.
İş Bankası, kurucu büyüklerinden aldığı ilhamla, ikinci yüzyılın kapisını çoktan aralamıştır. İş Bankası, 101 yıldır bu güzel ülkenin ilk milli bankası olarak ülkeye ve topluma hizmet etmek, gelişimine destek olmak ve geleceğe taşınabilecek,çocuklarımıza gururla bırakabilecek kalıcı değerler yaratmak için çalışıyor. Elbette bütün bunları çalışanlarıyla,emeklileriyle, sendikasıyla, sandıklarıyla,paydaşlarıyla,müşterisi olsun olmasın bu ülkenin tüm güzel insanlarıyla birlikte hayata geçiriyor. Bana göre de İş Bankası 101 yıldır gelenekle yenileşmeyi birlikte götüren örnek bir kuruluştur. İş Bankası, bu uzun yolculuğunda,ülkesine hizmet ederken,aynı zamanda milli bir kurum yaratmak için,tüm engellere meydan okumaktadır. Başarıda olduğu gibi zorlukları aşmak için de en büyük güç ve desteği İş Bankalılardan alıyor. 101 yaşındaki bu görkemli banka, ikinci yüzyılında da aynı görev aşkı,aynı inanç ve kararlılıkla,bilimin ve aklın işaret ettiği rotasından bir an bile ayrılmadan yoluna devam edecektir. Bunda kimsenin kuşkusu olmasın. İş Bankası’nın yol göstericisi, kurucusu Atatürk’tür. Emanet ettiği sorumluluk layıkıyla yerine getirilmektedir. Tekrar yinelemek isterim; çok şükür ki İş Bankalıyız.İş Bankası Kıyamete kadar, yine en güçlü en başarılı ve en idialı ,aynı şekilde ülkesine ,milletine hizmet konusunda öncü bir banka olmaya devam edecektir.
Ben hasbelkader Tavşanlı’ya 1946 yılı ortalarında ,hakimlikten kendi isteğiyle ayrılan merhum babam Hüsamettin Alpagut’un Tavşanlı’ya Orman İşletmesi Avukatı olarak geldiği günden beri gönülden bağlı,adeta bu güzel şehre aşık bir insanım. Yıllar içinde İş Bankası Şubesi kanalıyla tüm işlerimi bu banka ile yaptım. Aile bireylerim de öyle. İş Bankası’nın Tavşanlı’da bir şube açması için imza toplayan aziz Tavşanlılılardan bugün hiç sanmıyorum biri dahi hayatta değildir. Tavşanlı’dan Türkiye İş Bankası Genel Müdürlüğü’ne 09 Kasım 1952 tarihinde gönderilen dilekçe sonunda Tavşanlı İlçesi merkezine bir şube açılması gerçekleşmiştir. O gün bu gündür İş Bankası Şubesi Tavşanlılılara hizmet vermeyi sürdürmektedir. Bu vesileyle Tavşanlı’ya bir İş Bankası Şubesi acılmasında emeği olan imza sahipleri:” Abbas Kaytan, M. Zeytinoğlu, A. Eser, Mustafa Öner, Ömer Boyacı, Fevzi Özen, Ahmet Sakarlı, Ömer Us, Salih Türker, Galip Mutlu, Mehmet Diler, Şükrü Koyuncu, Ahmet Yumurtacı, İsmail Cezayerli, Mehmet Uygun, M. Kulluk, Ethem Girgin, Tevfik Şakrak, Ferit Us, İhsan Us, Ethem Uçar, A. R. Akın, İ. Erkmen, A. Karatürk, Sadık Penbe,Mustafa Arıkan, Hüseyin Gürel, İsmail Aka, F. Uluçay, Ahmet Agat, İbrahim Başköy, Ahmet Çamçar, Kamil Ordu, Hasan Ağdabaş, Hasan Serter, İbrahim Yılmazer, Lütfü Uluçay, Mustafa Aka, Mustafa Abeş, İdris Ekmekçi, Mehmet Boyacı, Ali Başköy, M. Emin Öztan, Ahmet Ertan, Mehmet Çakar, Abdullah Koyuncu, Ahmet Karateke, Halil Eraslan, Mehmet Dursun, Halil Aşkın, M. Ali Aşkın, Abdullah Şentürk, Abdullah Sepet, İbrahim Bölükbaşı, Ömer Gezgin, Ahmet Peşint, Kamil Tayşi, İsmail Akkaş, Mustafa Özden, Süleyman Uyanık, M. Emin Akan, Fuat Kort, Hüseyin Tekin, Hasan Yumurtacı, İbrahim Armut, H. Çelik, Abdurrahim Soysal, İbrahim Yörük, Mehmet Şakrak, Hüseyin Kaplan, Bekir Yörük, Sabri Şenel, İsmail Özkul, Hasan Gezgin, Arif Çam, Mustafa Gürbüz, Abdullah Bakırelli, Mustafa Kasım, Amet Kaya, Veli Uluğ, Mehmet Yamrak, Mehmet Akkaş, İsmail Uluğ, İsmail Kınık, Ahmet Alp, Ali Özden, Hakkı Gediz, Şükrü Işıkçı A. Cemil Arkın, Süleyman Ertekin, Ahmet Başköy, Osman Altunkaya, Ahmet Ün, Turgut Benli, Hüsnü Arkun, Emin Kocagöz ‘e tüm Tavşanlılılar adına minnet ve şükranlarımı sunuyorum. Allah mekanlarını cennet eylesin.
Tavşanlı’da ilk ATM’leri de İş Bankası kurmuştur. Bir ara bankanın mudilerinin çoğu Maden işçileriydi. Kızımın halen emekli,bu bankada şef ve servis yetkilisi olarak çalışması ise bize ayrıca gurur veriyor. Nice yıllara İŞ BANKASI…..
ÜÇ EYLÜL VE TAVŞANLI’DA O GÜNDE
NELER OLACAK ?
( 3 Eylül Arifesi kalame alınan yazı)
Gelecek kuşaklara Üç Eylül gününü iyi anlatmalıyız. Üç Eylül Tavşanlı için önemli bir gündür.Çünkü Üç Eylül 1922 tarihinde Tavşanlı 15 Temmuz 1921 tarihinde Yunanlılar tarafından işgal edilişinin ardından tam tamına bir yıl bir ay 18 gün sonra kahraman ordumuz tarafından kurtarılmıştı. Şanlı Ordumuza tüm Tavşanlılıların duası ebediyete kadar sürecektir.
Allah hiçbir millete işgal yaşatmasın. Bunu işgal altındakilere soracaksınız. İşgal edilen topraklarda adalet yoktur. İnsaf ve merhamet yoktur. Üstelik zulüm ( adalete aykırı davranma,hak edene hakkını vermeme,eziyet,cevr,cela,korku,eziyet ) vardır.
Tavşanlılı bildiğim kadarıyle kurtuluşunun ardından yıllar sonrasında bu günü yerel bayram olarak kutlamaya başlamıştır. Ben de Protokol Amirliğim,sunuculuğum ve tören komutanlığım süresince bu günü bizzat yönetenlerdendim. Daha sonra bu yerel bayram hafta içine yayılarak,daha bir takım etkinliklerle taçlandırılarak kutlanmaya başladı. Güzel de oldu. Sünnet törenleri, sanatçılarımızın konserleri, ödül törenleri, sergiler, vb) ile taçlandırıldı. 3 Eylül 2025 tarihinde bu yıl Mevlid Kandili’ni de kutlayacağız.Bu kandil mübarek Ramazan Ayı’nda kutlayacağımız Kadir Gecesi’ne kadar en önemli gecelerimizden biridir. Mevlit( Mevlid),yüce peygamberimiz Hz. Muhammed’in dünyaya teşrif ettikleri gecedir. Süleyman Çelebi tarafından yazılan ve “ Mevlid” adıyla meşhur olan manzum eserden bazı bölümlerin okunmasıyla yapılan dini törene de “Mevlid”diyoruz. Mevlit Kandili, Hz. Muhammed’in doğduğu gece olarak kabul edilen ve helva yapma,şerbet dağıtma, tebrikleşme, camileri, mescitleri aydınlatma,minareleri kandillerle( zamanımızda elektrik ampulleriyle) mahyalarla süsleme vb,geleneklerin yerine getirilmesi yanında namaz kılmak,Kur’an-ı Kerim ve Mevlit okumak gibi ibadetlerle kutlanan rebiülevvel ayının on ikinci gecesidir. Bu gecede başta camilerde ve mescitlerde,evlerde,salonlarda ve diğerlerinde Mevlit okutmak adettir. Mevlit şekeri her mevlit bitiminde dağıtılan özel olarak hazırlanmış şekerdir. Bazı mevlit bitimlerinde mevlit okutanları tarafından hadis kitapçıkları dağıtıldığını da bilirim. Hatta yemek vermek, lokma dağıtmak,etli pilav sunmak adeti de birçok yerde görülmektedir. Kısacası; Tavşanlılı O5 Eylül 2025 tarihinde bu günün gecesini çeşitli zenginliklerle taçlandıracaktır.
Tavşanlı Belediyesi’nin gelenek hale getirilen durumu elverişsiz aile çocuklarını sünnet ettirme konusunda şimdiden nasıl bir hazırlık içinde olduğunu bilmiyorum. Ama büyük olasılıkla bu devam edecektir diye düşünüyorum. Mevlit günleri büyük bir dayanışma içinde kutlanmaktadır. Milli sınırlarımız içinde milyonlarca insanımız bu günleri sabırsızlıkla bekler. Tavşanlı’da en azından birkaç mahya ile Mevlit Kandili gözlere hitabedecektir.
Öyleyse ilçe bazında nüfusu 100 bini aşan Tavşanlı’da önce Üç Eylül Yerel Bayramı , gecesinde de Mevlid kandili büyük bir huşu içinde yine halkımızca kutlanacaktır. Şimdiden her ikisi de kutlu olsun….
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları